Türkiye’nin En Güzel 5 Köyü!

Türkiye’de toplam 35 bin adet köy bulunuyor. Devlet İstatistik Enstitüsü ne göre 34 bin 600, İçişleri Bakanlığı'na göre ise köy sayısı 35 bin 200 köy Türkiye sınırları içerisinde yer alıyor.

Hep bir adet vardır ya “yaz tatillerinde memlekete gitmek” işte bu artık moda. Türkiye’nin en güzel 5 köyü artık tatilcilerin akınına uğruyor. Dizi sektörü sayesinde uzun bir süredir tatil yapmak isteyenler bu köyleri tercih ediyor ve artık şehrin kalabalığından kaçmak isteyenler de organik yaşamın kollarına kendilerini atıyorlar.

Birçok tatil şehrimiz neredeyse büyük şehirler gibi kalabalıklaşınca kafalarını dinlemek ve yalnız kalmak isteyen tatil severler köylerde diledikleri gibi yaşayabiliyor. Emlakwebtv.com ekibi Türkiye’nin en güzel 5 köyünü sizler için araştırdı.

İşte Türkiye’nin En Güzel 5 Köyü!

1.Şirince

İzmir’de yer alan Şirince eskiden Rum köyü idi. Sokakları ve evleriyle dikkat çeken Şirince son olarak 2012 yılında Maya Takvimine göre Kıyamet’in kopacağı ve etkilenmeyeceği tek yer olarak inanıldığı için insan akınına uğramıştı. İzmir'e 1,5 saat, Kuşadası'na ise yarım saat uzaklıkta olan Şirince meyve şarapları ile ünlüdür. Selçuk'a 10 kilometre mesafede bir tepede saklı olan Şirince'de eski zamanlarda Rumlar yaşarmış. Eski evlerin hakim olduğu köyün eski adı Kırkınca'ymış. Şirince Köyü'ne gittiğinizde merkez ve köy pazarı dışında gezebileceğiniz pek bir yer yok. Çeşmeli bir avlu içinde bulunan St John Baptist Kilisesi gezebileceğiniz yerler arasında. Ege Bölgesi'nin en çok ziyaret edilen köylerinden olan Şirince'de üzüm ve zeytinciliğin dışında şeftali, incir, elma ve ceviz üretimi de yapılıyor. 

Şirince'ye nasıl gidilir? 

İzmir'in Selçuk ilçesinde yer alan Şirince, Selçuk'a 8 kilometre, Efes Antik Kenti'ne 12 kilometre, Kuşadası'na 30 kilometre, İzmir'e ise 85 kilometre mesefede. İzmir'den Selçuk'a tren, otobüs ya da özel araçla gidebilirsiniz. Selçuk otogarına ulaştığınız zaman 30 dakika aralıklarla Şirince'ye dolmuşlar hareket ediyor. 

Şirince'ye nerede? detaylar için 'Şirince'ye Nasıl Gidilir?' konulu yazımızı inceleyebilirsiniz. 

2.Kaleköy

Çanakkale’de yer alan Kaleköy Gökçeada’ya bağlı. Rum köyü olan Kaleköy’de Rum nüfusu yok denecek kadar az. Kamp yapmak isteyenler sıklıkla Kaleköy’e gidiyor. Bir tepe üzerinde kurulu olan Kaleköy, kentsel sit alanı ilan edilmiş. Köyde sadece taştan binalar yapılabiliyor. Tepede bulunan kale kalıntısının geçmişi asırlar öncesine dayanıyor. 

3.Adrasan

Sessizliğin, mavi ile yeşilin cenneti Adrasan Antalya’ya bağlı. Çıralı’daki Adrasan pansiyonları ile beraber huzur isteyenleri bekliyor. Antalya'ya 75 kilometre uzaklıktaki Adrasan'da kumsala kadar gelen ağaçlar ve masmavi bir deniz sizi karşılıyor. Adrasan, Türkiye'nin en güney ucundaki son nokta. 

Adrasan'a nasıl gidilir? 

Antalya-Kaş karayolu üzerinde yer alan Adrasan'a kendi arabanızla gidiyorsanız; Ulupınar Kumluca yönünde ana yoldan giderken Adrasan yazılı kavşaktan içeri giriyorsunuz. Bunran sonra ise 22 kilometre yolculuk yapıp Adrasan'a ulaşıyorsunuz. Otobüs ile gidecek olanlar ilk önce Antalya'ya gelmeliler. Antalya garajından kalkan minibüsler ile gidebilirsiniz. 

4.Kayaköy

Muğla Fethiye’deki Kayaköy Rum ve Türk mahallelerinden meydana geliyor. Mübadele sonrası bu evler harabeye dönmüş olsa da eski yaşamın güzelliğini gözler önüne seriyor. 5 bin yıllık bir tarihe sahip olan Kayaköy'de günümüze kadar ulaşmış tarihi yapıların çoğu 19. yüzyıla ait. Kurtuluş Savaşı'ndan sonra Türkiye ve Yunanistan arasında imzalanan karşılıklı nüfus değişimi anlaşması ile buradaki Rumlar ile Batı Trakya'daki Türkleri karşılıklı olarak göç ettirilmiş. Batı Trakya'dan göç ettirilen Türkler ise Rumlardan kalan evlere yerleştirilmiş. Trakyalı göçmenler Kaleköy'de çevre ve yaşam şartlarına uyum sağlayamadıkları için köyü 1 sene sonunda terketmiş ve Manisa civarlarına yerleşmişler. Buradan göçen Rumlar ise Atina'ya yakın bir yerde Yeni Kaya Köyü kurarak yaşamaya devam etmişler. 

5.Gölyazı

Bursa’da bulunan Gölyazı  bulunduğu konum itibari ile oldukça dikkat çekici. Köy meydanında 450 yıllık bir çınar ağacı da namını tüm dünyaya salmış durumda. Kurtuluş Savaşı'nda Rumların yaşam sürdüğü Gölyazı mübadele yolu ile Türklerin eline geçmiş. Köy girişinin arkasında ise antik bir kent bulunuyor. Tarihi, Roma dönemine kadar uzanan Gölyazı, tarihi ve coğrafi özellikleri ile dikkat çekiyor. Apollon Krallığı'nın merkezi olarak bilinen köyüm başlıca geçim kaynağı balıkçılık ve zeytinciliktir. Ayrıca her yıl düzenlenen Leylek Şenliği de yüzlerce turisti ağırlıyor. Gölyazı'nın en ünlü efsanesine göre yıllar önce Odryes Çayı Bandırma'dan denize dökülürmüş.  Bu çayın bulunduğu yerde Melde Krallığı, bugünkü Ulubat Gölü'nin bulunduğu yerde Apollonia Krallığı varmış. Melde Kralı bir gün Apollonia Kralı'nın kızını oğluna istemiş. Ancak Apollonia Kralı'nın kızı bu evliliği istemiyormuş. Kral kızını korumak için bir tepe üzerinde saray yaptırmış ve buraya saklamış. Bu duruma çok kızan Melde Kralı intikam ateşi ile yanıp tutuşmuş. Odryes Çayı'nın yolunu değiştirerek Apollonia'nın sular altında kalmasına neden olmuş. Prensesin kaldığı saray da sularla çevrili bir ada olarak kalmış. Efsaneye göre bugünkü Ulubat Gölü bu şekilde oluşmuş. 

Gölyazı'ya nasıl gidilir? 

Bursa'nın Nilüfer ilçesine bağlı ve Ulubat Gölü kıyısında bulunan Gölyazı'ya minibüsler ile ulaşabilirsiniz. Aracınız varsa Bursa'dan İzmir istikametine doğru giderken Ulubat Gölü'nü gördükten sonra 5 kilometre kadar sonra Gölyazı tabelası görünecektir. Tabelayı gördükten sonra sola dönerek zeytin ağaçları ile çevrelenmiş yoldan 5 kilometre giderek Gölyazı'ya ulaşabilirsiniz. İzmir tarafından Bursa yönüne gidenlerin ise gölü gördükten 20-30 kilometre sonra tabelaları takip ederek sağa girmeleri gerekiyor. 

Gölyazı nerede? detaylar için 'Gölyazı Nerede, Nasıl Gidilir?' konulu yazımızı inceleyebilirsiniz. 

Proje Bilgisi: Köy