Sektörün önündeki en büyük tehlike: Emlakçı Yasası

Kurumsal gayrimenkul danışmanlık pazarının önde gelen markalarından ERA Türkiye'nin Genel Müdürü Özhan Atalay, emlakçı yasasını "sektörün önündeki en büyük tehlike" olarak tanımladı. Gayrimenkul danışmanlık sektörünün ülke ekonomisine önemli katkılar sunduğunu hatırlatan Atalay: "İflaslar yaşanabilir..." uyarısında bulundu. 

150 milyar dolarlık işlem hacmi

ERA Türkiye Genel Müdürü Atalay, ulaştığı yüksek istihdam düzeyi ve işlem hacmi ile Türkiye ekonomisine önemli katkı sunan gayrimenkul danışmanlık sektörünün yeni "Emlakçı Yasası"ndaki kimi maddeler nedeniyle zor durumda kalabileceğini söyledi. Emlak alım satım sektöründe 140 bin kişilik bir istihdam yaratıldığını ve 100 bin civarında emlak ofisinin yer aldığını dile getiren Atalay: "Sektörde kurumsal gayrimenkul danışmanlık markaları bin 200 ofis ve 12 bin gayrimenkul danışmanı ile faaliyet gösteriyor. Yıllık 250 milyon dolar komisyon geliri bulunan sektörümüzün, ticari gayrimenkuller de dahil yıllık toplam 2,5 milyon TL’lik, ciro bazında ise 150 milyar dolarlık el değişimine hizmeti söz konusu." dedi. 

Kurumsal firmaların iflası anlamına gelir

Özhan Atalay, Türkiye ekonomisine bu kadar önemli katkı sunan sektörün önündeki en büykü tehlikenin "gayrimenkul yasası" olduğunu vurgulayarak: "Hayata geçirilecek yönetmelik kurumsal firmaların iflası anlamına gelir. Çok sayıda kurumsal firma faaliyetlerine son verebilir." şeklinde konuştu. Kurumsal çok sayıda gayrimenkul danışmanlık markasının Türkiye'de 500 milyon dolar yatırım yaptığını ve yılda 250 milyon dolar faturalı komisyon gelirini Türkiye'ye sunduğunu belirten Atalay, gelir düzeyindeki kaybın kalifiye ve eğitimli danışmanların sektörden çıkmasına yol açacağı değerlendirmesini yaptı. 

Taslak metindeki sıkıntılı maddeler

Bakanlık tarafından hazırlanan taslak metinde taşınmaz ticaretinin yapılabilmesi için yetki belgesi şartı, emlakçı komisyon ücretinin gayrimenkul satış bedelinin yüzde 3'ünü aşamayacağı ya da haklı bir sebep bulunmaksızın hizmet bedelinin yüzde 10'unu karşılığında anlaşmadan cayma maddelerinin bulunduğunu vurgulayan Atalay:

"Yapılan düzenleme bu haliyle hayata geçerse, mevcut firmaların gelirleri yarı yazıya azaltacak. Dolayısıyla gelir seviyesi düşen sektöre nitelikli iş gücü talep göstermeyecek, var olan kalifiye, eğitimli danışmanlar sektörden çıkacaklardır. Bu da vergi kaybı, kayıt dışı ekonomi ve işsizlik gibi sorunları tetiklerken, ülkenin lokomotifi olan inşaat sektörünü olumuz yönde etkileyecektir..." şeklinde konuştu. 

Büyük şehirlerdeki satışın yüzde 35'ini markalı firmalar yönlendiriyor

ERA Türkiye Genel Müdürü Atalay, ticari gayrimenkul ve konut üretiminin büyük sermaye birimi yapmış markalı firmaların elinde bulunduğunu ve halen büyük kentlerdeki satışların yüzde 35'lik kısmının markalı konutlardan oluştuğunu belirterek: "Büyük şehirlerdeki toplam konut stokunun yüzde 15’ini markalı konut oluşturuyor.  Türkiye’de markalı gayrimenkul firmalarının oranı ise yüzde 7’lerde. Bu oran Avrupa’da yüzde 60, ABD’de yüzde 90’lar da. Sektör ilerleyen yıllarda daha çok büyüyecek, ancak bu güne kadar ki firmalar benzer işler yaptıkları için, kimse sektörün, iş kuran girişimcinin gerçek ihtiyaçlarını tam olarak tespit edemediğinden sektörün gelişimi, bugüne kadar inşaat firmaları ile paralel büyüme gösteremedi" ifadelerini kullandı.