Sektörü krizden koruyan iki kalkan: Dönüşüm ve kamu harcamaları

Konut fiyatlarındaki gerileme, arz fazlası, kontrol dışı dönüşüm hamleleri, artan konut kredisi faizleri ve döviz baskısı unsurları ile biçimlenen kriz söylentilerine karşın gerek "makro ekonomi" gerekse iç hareketliliği açısından güçlü bir performans sergilemeye devam eden inşaat sektörünün büyüme eğilimini yeni yıla da taşıması bekleniyor. Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün sektörün özellikle son dönemlerde gösterdiği performansın özel sektör yatırımlarının yanı sıra büyük altyapı projelerinin etkisiyle gerçekleştiğine dikkat çekti.

Dönüşüm ve kamu harcamaları büyümenin sürdürücüsü olacak

Mithat Yenigün, bu büyüme eğiliminin önümüzdeki dönemlerde de sürmesinin öngörüldüğünü dile getirerek: "Önümüzdeki dönemde kamu yatırımları ile kentsel dönüşüm sürecinin inşaat sektöründe büyüme ivmesini desteklemeye devam edeceği öngörülüyor." ifadelerini kullandı. Yüksek finansman gereksinimi taşıyan büyük altyapı projelerinin seyri açısından piyasa koşullarının büyük önem taşıdığını da vurgulayan Yenigün küresel likidite koşullarında da önümüzdeki dönem içinde öngörülen daralmaların jeopolitik risklerle birlikte artış eğilimi taşıyabileceğine dikkat çekti. Yenigün: "Buna ek olarak döviz kurlarının yüksek seyri ve faiz tarafındaki gelişmeler inşaat yatırımları üzerindeki risk unsurlarını artırıyor." ifadelerini kullandı.

Konut segementinde faaliyet artışı

İnşaat sektörüne ilişkin yatırım fırsatları ve finansman riklerinin inşaat sektöründeki gelişim ve büyüme ivmesinin genel ekonomik performansın üzerinde gerçekleşeceğinin işaretlerini verdiğine dikkat çeken Yenigün, büyük ölçekli altyapı ve ulaştırma yatırımlarının konut projeleri üzerinde olumlu bir etki yarattığına da vurgu yaptı. Yenigün, ülke genelindeki toplam inşaat sektörü üretiminin yüzde 50'sinden fazlasının konut üretimi kategorisinde gerçekleştiğini belirterek: "Konut üretimindeki ivme geçen dönemde hızlandı. Bina inşaatı alt segmentinin toplam inşaat faaliyetlerindeki payı da artış kaydetti..." dedi. Komut segmentinte faaliyetlerin artışına da değinen Yenigün, kentleşme hızına bağlı olarak yeni yerleşim alanlarındaki gelişim ve kentsel dönüşüm gibi etki alanı geniş projeler aracılığıyla bu kategoride de önemli bir gelişim ivmesi yaşandığı değerlendirmesini yaptı. 

İnşaat sektörünü destekleme zorunluluğu

Mithat Yenigün,  gayrimenkul stoku ve ekonomik beklentiler baz alındığında inşaat sektörüne desteğin önemine de değindi. 2018 yılı genelinde küresel ekonominin jeopolitik riskler tarafından baskı altına alınacağını ve başat risk merkezlerinin ortasında yer alan Türkiye açısından da piyasa koşullarının zorlayıcı olabileceğini dile getiren Yenigün: "2018 yılında ABD Merkez Bankası (Fed) başta olmak üzere tüm gelişmiş ülkelerdeki merkez bankalarının faiz artışı döngüsünde olacakları bir ortam oluşabilir. Bu durum fon akımına mutlak ihtiyaç duyan gelişmekte olan ekonomiler için potansiyel negatif bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Son dönemde gerilimin kimi zaman tırmandığı Türkiye-ABD ve Türkiye-AB diplomatik ilişkileri ile yurt içinde izlenen diğer politik ve ekonomik gelişmeler, piyasa dinamikleri üzerinde belirleyici olmayı sürdürecek." şeklinde konuştu. 

Mithat Yenigün, son dönemlerde ekonomik büyümeye paralel bir biçimde istihdamda da kademeli bir artışın yaşandığına dikkat çekerek: " Türkiye ekonomisine yönelik risk algısındaki artışı sınırlıyor." yorumunda bulundu.