İtalya’da Mutlaka Görülmesi Gereken 9 Yer

Hemen her noktasında kültür ve tarihi barındıran İtalya, tarihte birçok Avrupa uygarlığına ev sahipliği yaptı. İtalya’yı gezmek hem zaman hem de emek istiyor. Güneyde güneşin, denizin, kumun tadını çıkarırken, Milano’da modaya kendinizi kaptıracak; Venedik’te kanallar arasında gezinirken, Floransa’nın sokaklarında İtalya’nın muhteşem yemeklerinin tadına doyamayacaksınız.

Sorrento

Limon ağaçlarıyla meşhur olan Sorrento’da limon çiçeklerinin muhteşem kokusu eşliğinde şehri keşfetmek büyük keyif. Şehrin sakinliği ruhunuza iyi gelecek. Sorrento konum olarak da güzel bir yerde bulunuyor. İsterseniz burayı merkez olarak kullanıp günübirlik çevresindeki adaları gezebilirsiniz. Sorrento’dan Amalfi kıyısındaki şirin kasabalara yarım saat veya bir saat içinde varabiliyorsunuz. Tavsiye ettiklerimiz; Positano, Amalfi ve Ravello.

Venedik

Venedik denilince ilk akla gelen hiç kuşkusuz muhteşem kanalları, tarihiyle kültürüyle sokakların büyülü dokusu ve geniş meydanları oluyor. Tüm bunların yanı sıra Venedik sokakları tarih, sanat ve romantizm kokuyor. Romantik bir tatil istiyorsanız listenizin ilk sırasında olması gereken yer kesinlikle Venedik olmalı. Doge Sarayı’nı, San Marco Kilisesi’ni ve Çan Kulesi’ni gezmeden gelmemelisiniz.

Milano

Otomotiv sanayinin ve moda dünyasının başkenti demek yanlış olmaz herhalde. Biraz Viyana’yı biraz Almanya’yı ve biraz da orta Avrupa şehirlerini andırıyor. Mimari tarzıyla, kültürüyle ve asaletiyle etkisi altında bırakan Milano bir bakışta kendini fark ettiriyor. Hıristiyanlığın en büyük üçüncü katedrali olan ve yapımı 500 yıl süren Duomo di Milano şehrin en önemli sembollerinden.

Como Gölü

Dingin ve mavi suları, etrafını saran yemyeşil Akdeniz bitki örtüsüyle ziyaretçilerine güzel dakikalar yaşatıyor. Roma Dönemi’nden beri aristokrat ailelerin gözde lokasyonu olan Como Gölü’nü muhteşem bir doğa harikası.

Floransa

Birçokları tarafından gerçek İtalya diye tasvir edilen Floransa adeta bir açık hava heykel müzesini andırıyor. Etkileyici dokusu ve tarihi yapılarıyla aklınızı başınızdan alacak. Şehrin rüzgarına kapılmamak mümkün değil. Floransa Rönesansın canlı kanıtı niteliğinde. Ayrıca şehri ikiye bölen Arno Nehri’nin güzelliğine bayılacaksınız.

Pienza

Pienza, uçsuz bucaksız bağları ve yeşilin onlarca tonuyla kendine hayran bırakıyor. Bağları ve yemyeşil arazileri kadar Ortaçağ mimarisinin örneklerini barındıran küçük Toskana kasabaları da görülmeye değer. Kuşkusuz bu kasabaların içinde en güzellerinden biri Pienza.

Capri

Muhteşem villaları, Antik Roma’dan kalan patikaları, dünyaca ünlü kayalık ve mağaralarıyla zengin bir görünüme sahip olan Capri Adası harika zaman geçirmeniz için ideal bir yer. Buradaki atmosferde kendinizi güzel bir hikayenin kahramanı gibi hissedeceksiniz.

Roma

Tarihin yazıldığı şehir demek yanlış olmaz. İtalya’nın başkenti olan Roma, yüzyıllar boyunca batı uygarlığının merkezi durumunda oldu ve mimaride de barok üslubun doğuşuna tanıklık etti. Ayrıca eskiden beri Katolik Kilisesi’nin de merkezi oldu. Roma tam anlamıyla büyüleyici bir şehir.

Siena

İtalya başlı başına buram buram tarih kokuyor. Siena’nın tarihi şehir merkezi Unesco tarafından  Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alındı. Yöresel mutfağıyla, sanat eserleriyle, müzeleriyle bilinen Siena İtalya’nın en çok turist çeken şehirlerinden.