İstanbul'da bir garip köy: Garipçe

3. Köprü çalışmaları başladığından beri adını sık sık duyduğumuz Garipçe Köyü, İstanbul Sarıyer'e bağlı, sahil kasabası tadında bir köy...  Önceleri adı pek duyulmasa da 3. köprü ile ün salmayı başlamış olan köy, Boğazın Karedeniz girişine hakimdir. 

Karadeniz'den gelip İstanbul Boğazı'na giren gemiler ilk önce Garipçe'ye selam verirler. Kahvaltı yapmak için ya da balık yemek için İstanbul'un en güzel yerlerinden biri olan Garipçe'de konaklamak için kalabileceğiniz bir pansiyon bulunmuyor. Garipçe'de köy halkının büyük bir kısmı balıkçılık ve hayvancılıkla geçinmektedir. Son yıllarda ise halkın gelir kapısı turizm olmuştur. 

Boğaz sahil şeridinde ve Rumelikavağı ile Rumelifeneri köyü arasında kalan Sarıyer Garipçe'ye mitolojide taşlık ve kayalık olması, yüksek ve sarp kayalıklarında kartal ve akbabaların yuva yapması nedeniyle ''Akbabalar Şehri'' denirmiş. 

Garipçe, kayalıklar arasında küçük bir koyda olması, yerleşim alanının yetersiz bulunması, balıkçılık dışında başka bir mesleğin gelişmemesi nedeniyle bozulmamış güzelliklerden sadece bir tanesi. Bizans ve Osmanlı dönemine ait eserlere de rastlanan Garipçe'de, Garipçe Burnu'nda bulunan kale hala kullanılabilir durumda. 

Büyük Liman'daki hamam, kilise ve yarı sağlam duran kale duvarı ve pek çok evin yıkıntısı bulunuyor. Deniz kenarında bulunan çeşme kitabesinden de anlaşıldığı gibi çeşme, tersane için Hasan Paşa tarafından 1199 yılında yaptırılmış. 

İstanbul'ub bir garip köyü olan Garipçe 3. köprü ile milyonlarca kişiye adını duyurmuş durumda. Sessiz sedasız yoluna devam eden köyde, 3. köprü ile arsa ve konut fiyatlarından artışlar yaşanmaktadır. 

Garipçe Köyü nerede, nasıl gidilir? 

Sarıyer'e bağlı olan Garipçe Köyü'ne toplu taşımayla sadece Hacıosman metro durağından hareket eden Sarıyer üzerinden geçen 150 numaralı İETT otobüsleriyle gidebilirsiniz.