GYODER'den Antalya mesajı: Şehir değil, marka gibi yönetilmeli

Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin desteği ile GYODER tarafından 13-14 Aralık tarihleri arasında Antalya'da gerçekleştirilen Gelişen Kentler Zirvesi'nin sonuç bildirgesi kamuoyu ile paylaşıldı. Antalya'nın bir şehir olarak değil, marka olarak yönetilmesi gerektiğine vurgu yapan sonuç bildirgesinde akıllı kentlerin yaratılması ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi adına vizyoner bakış açısının önemine dikkat çekildi. 

GYODER'in kritik mesajlar

Gayrimenkul ve turizm sektörleri başta olmak üzere turizmin başkenti Antalya'nın potansiyel yatırım olanakları ve kruvaziyer turizm yatırımlarının değerlendirildiği Antalya Gelişen Kentler Zirvesi'nden kritik mesajlar çıktı. Antalya'nın Türkiye'nin en hızlı büyüyen şehirlerinden biri olarak tanımlandığı zirvede, bu kentin İstanbul'un yükünün yarısını alabilecek bir potansiyele sahip olduğuna dikkat çekildi. Akıllı kentlerin yaratılmasında vizyoner bakış açısı ile hareket edilmesi ve toplumun doğru yönlendirilmesi ilkelerinin büyük önem taşıdığı belirtilen sonuç bildirgesinde ayrıca, kentleri dönüştürüp geliştirirken, sonuçlar kadar süreçlerin de yönetilebilmesinin önemine vurgu yapıldı. Yayınlanan mesajda nüfus artışı ve göç faktörlerinin başta turizm ve gayrimenkul sektörleri olmak üzere tüm sektörlerde yatırım kararlarını etkileyen ve yönlendiren unsurlar olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilirken: " Bu unsurların planlamasını yapabilmek, özellikle nufus artışını doğrudan etkileyen göç faktöründe kriterleri belirleyebilmek ve değerlendirmeleri yaparken sayısal değerlerden ziyade niteliğe önem vermek yatırım kararlarını yönetirken önemli hale geliyor." ifadelerine yer verildi

Akıllı şehir inşa etmenin en kolay yolu: Kentsel dönüşüm

Kentsel dönüşümün akıllı şehirler inşa etme ve planlı ve kaliteli yaşam oluşturma bağlamında büyük bir önem taşıdığı ve dönüşüm süreçlerinin de çok iyi planlanması gerektiğini dile getiren Antalya Gelişen Kentler Zirvesi Sonuç Bildirgesi'nde: Dönüşüm yaparken adalar bazında iş birliği yapmak, içinde sosyal yapılar, yeşil alanlar ve yaşam sahalarının da bulunduğu alanların planlanmasını hayata geçirmek, sosyal ve ekonomik kalkınmayı sağlayacak şekilde ve halkın da içinde bulunduğu bir süreçle dönüşümü yönetmek gerekiyor." denildi.

Antalya'nın mega potansiyeli

Sonuç Bildirgesinde Antalya'nın mega projelerle güçlenen alt yapısının turizm, inşaat ve tarım sektörlerine yönelik yatırımları daha da uygulanabilir hale getirdiği de dile getirildi. Kruvaziyer limanı projesinin deniz turizmini önemli ölçüde güçlendireceği, Konyaaltı Sahil Projesi'nin ise dünyanın sayılı plajlarından biri olan bir bölgeyi cazibe merkezi haline getireceğine dikkat çekilen bildirgede Antalya'nın taşıdığı ekonomik potansiyele de şu şekilde dikkat çekilerek kentin lokomotifi durumundaki turizm sektöründe doğru kitleye yönelik stratejilerin önemine vurgu yapıldı. Bildirgede: "Gelen turist sayısını artırmaya yönelik hedefin, yapılacak analiz ve planlamayla, turist niteliğinin ve şehre sağladığı katma değerin artırılmasına yönelik çerçevelenmesi ve yabancı nüfus artışının da bu anlamda planlanması çözüm önerisi olarak sunuluyor." ifadelerine yer verildi

Rakamlarla Antalya ve ekonomik gücü

- Antalya 2 milyon 328 bin kişilik nüfusuyla Türkiye'nin en kalabalık 5. kenti. 
- Türkiye genelinde yabancıya konut satışında İstanbul'dan sonra gelen 2. kent. Toplam konut satışlarının ise yüzde 4.3'ü Antalya'da gerçekleşiyor
- Antalya ticaretinin toplam gelirinin yüzde 34'ü turizmden geliyor. 
- 2016 yılı itibarıyla şehir merkezinde faaliyet gösteren 8 AVM'de toplam 246 bin 500 metrekarelik toplam kiralanabilir alan bulunuyor.
- Türkiye'ye giriş yapan toplam turistin yüzde 23'ü Antalya'da konaklıyor. İstanbul'dan sonre en çok turistin ziyaret ettiği kent statüsü taşıyor.
- Tüm bu sektörel veriler itibarıyla Antalya, Türkiye'nin en hızlı büyüyen ve gelişen kenti olma statüsü taşıyor.

Örnek bir kentsel dönüşüm projesi: Antalya Kepez

Sur Yapı imzasıyla gerçekleştirilen Kepez Santral Mahallesi Kentsel Dönüşüm Projesi'nin dönüşümün tüm aşamaları ile yönetilen ve alanın kente entegrasyonu ve doğru kentleşme adına 'örnek bir proje' olarak nitelendirildiği sonuç bildirgesinde, bu dev adımın 19 bine yakın bağımsız birimi içeren mega bir proje niteliği taşıdığına da dikkat çekildi.