Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Ali Güvenç Kiraz, Anayasa Mahkemesi'nin kadastro ve öncesi işlemlerde zaman aşımı konusunda aldığı devrim niteliğindeki kararın ayrıntılarını açıkladı.
Anayasa Mahkemesi 25.07.2017 Karar tarihli kararı ile özellikle tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı Medeni Kanunun 1007.maddesi ile ilgili tazminat davalarında çok önemli bir karara imza attı.
Türk Medenî Kanunu’nun 1007 nci (eski M.K. 917.md.) maddesi gereğince; “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. 18.11.2009 tarihli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2009/4-383 Esas 2009/517 Karar sayılı kararı ile bu kural, tapu kütüğünün oluşumu, diğer bir ifadeyle kadastro görevlilerinin dayanaksız ya da gerçek hukuksal duruma uymayan kayıtlar düzenlemelerini ve taşınmazın niteliğinde yanlışlıklar yapmalarını, yani tapu sicilinin dayanağını teşkil eden kadastro tespitiyle ilgili işlemleri de kapsadığı seklinde yorumlanmış ve bu uygulama istikrar kazanmıştır.
Ancak Yargıtay HGK’nun bu kararı sadece 18.11.2009 tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmamış zararlar açısından uygulanabilmekteydi. Çünkü bu karar öncesinde dava açılsa bile 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olması sebebiyle davaları kazanmak mümkün olamıyordu. Dolayısıyla bu karar 18.11.2009 tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmayan durumlar için anlam ifade ediyordu.
Anayasa Mahkemesi 25.07.2017 tarihli Kararı’nda, 18.11.2009 tarihinden önceki Yargıtay uygulamasında tapu siciline dayanak kadastro işlemlerinde yapılan hataların Türk Medeni Kanunu’nun 1007. maddesi kapsamında değerlendirilmemesi sebebiyle, Türk hukuk sisteminde 18.11.2009 tarihi öncesi itibariyle kadastro sırasında yapılan hatalardan dolayı zarar görenlerin tazminat talep etmesi ve zarar görenler yararına tazminata hükmolunması açısından etkili ve elverişli bir yol bulunmadığından, zamanaşımı süresinin mülkiyetin kaybedildiği tarihte başladığının ve buna bağlı olarak 18.11.2009 tarihinden önce Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 125 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu kabul etmenin, zarar görenler yönünden 18.11.2009 tarihinden sonra ortaya çıkan hukuki yolu anlamsız hale getireceği ve zarar görenlerin o tarihte bulunmayan bir hukuksal yolu tüketmelerinin gerektiğini kabul etmek gibi yerine getirilme olasılığı bulunmayan bir külfet yüklemek olacağını 18.11.2009 tarihinden önce 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olan hatalar açısından 18.11.2009 tarihinden itibaren dava açmak imkanı oluştuğundan, bu tarihten itibaren zamanaşımı süresinin hesaplanması gerektiğini aksi takdirde Anayasanın 36. maddesinde öngörülmüş olan mahkemeye erişim hakkının/hak arama özgürlüğünün ihlal edilmiş olacağını belirtilmiştir.
Anayasa Mahkemesi zamanaşımı sorunu açısından ikili bir ayrım yapmıştır.
1. Ayrım: 18.11.2009 tarihinden önce 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu kadastro tespitinden kaynaklanan hatalardan doğan zararlar açısından zamanaşımı süresinin 18.11.2009 tarihinden itibaren hesaplanması gerektiğini kabul etmiştir.
2. Ayrım: 18.11.2009 tarihinden sonra 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu durumlar açısından bu kararın uygulanması olanaklı değildir. Çünkü bu durumda 18.11.2009 tarihinden sonra bu dava açılabilecekken bu tarihten sonra davanın açılmayıp 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçirilmiş olması; farklı bir ifadeyle kullanılabilir bir hakkın kullanılmamış olmasından dolayı hakkın 18.11.2009 tarihinden sonraki bir tarihte kullanılamaz hale gelmesi söz konusu olmaktadır.
Bu kapsamda;
-Eski bir tapu kaydının kadastro sırasında uygulanmayarak taşınmazın başka kişiler adına tapuya tescil edilmiş olması halinde,
-Bir taşınmazın kadastro tespiti üzerine kişiler adına tapuya tescil edilmesinden sonra, taşınmazın kamu idareleri tarafından orman, mera, yol, vs. olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası yoluyla kişilerin mülkiyetinden çıkarılması halinde,
-Hatta 18.11.2009 tarihinden önce bu yönde açılmış ve kaybedilmiş davaların yeniden ihya edilmesi için
Bu karar uygulanabilecektir.
Anayasa Mahkemesinin bu kararı; Mülkiyet hakkını ilgilendiren zamanaşımı sorununun doğurduğu insan hakları ihlallerinin nispeten giderilmesini sağlayacak olup hukuk sistemimizi insan haklarının korunması açısından ciddi şekilde geliştirmiştir.
Yazar: Ali Güvenç Kiraz
Kargir ne demek? Kargir ev nedir?
Kargir ev terimi tapu kaydında, imar barışı kentsel dönüşümde ve belediyelerde, çok eski binalarda kullanılan avlulu yığma yapı Kagir ev ne demek detaylarıyla bu yazıda!
Metrobüs Hatları
Metrobüs hatları İstanbul'da 2007'de Topkapı-Küçükçekmece arasında hizmete başladı, bugün ise 45 durak arasında günlük 800 bin yolcu taşıyor.
Kartal metro durakları
26,5 kilometre hat üzerinde toplam 19 istasyondan meydana gelen Kartal metro hattı günde 18 saat hizmet veriyor. Kartal metro durakları, istasyonları, kartal metro saatleri ve daha fazlası bu yazımızda!
İZBAN durakları
İZBAN durakları, sefer saatleri, İZBAN durakları haritası ve İZBAN özelliklerine haberimiz detayından ulaşabilirsiniz
4. Levent nereye bağlı
İstanbul'un yoğun ve ana noktalarından birisi olan 4. Levent nereye bağlı? işte yanıtı
Eskihisar Topçular feribot saatleri ve ücretleri
Eskihisar Topçular feribotlarında 24 saat aralıksız olarak en fazla 20 dakika aralıklarla seferler yapılıyor. İşte Eskihisar Topçular feribot saatleri ve ücretleri...
Decathlon nerelerde var?
Türkiye'de her sene yeni mağaza açmaya devam eden Decathlon, 5 bölgede toplam 29 mağazaya sahip. Peki, Decathlon nerelerde var? Tüm detaylarıyla bu yazımızda!
Bershka Türkiye Mağazaları
Bershka Türkiye Mağazaları İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Eskişehir ve Mersin'de bulunuyor. Bershka Türkiye Mağazaları adres ve telefon numaraları haberimizde
Kelebekler Vadisi Konya Nerede, Nasıl Gidilir?
Konya Selçuklu Belediyesi tarafından hayata geçirilen Kelebekler Vadisi Konya nerede, nasıl gidilir? Giriş ücreti ne kadar? detaylar bu yazımızda!
Eminevim taksit hesaplama!
Eminevim ev sahibi yapıyor. Peki Eminevim taksitleri nasıl hesaplanıyor? Eminevim taksit hesaplama haberimizde